CHP Ankara Milletvekili Okan Konuralp, TBMM Genel Kurulu’nda konuşarak iktidarın kayyum atama uygulamalarını ve CHP’li belediyelerin kreşlerinin kapatılmasına yönelik kararlarını eleştirdi. Konuralp, “CHP’li belediyeleri cezalandırmaya çalışarak, aslında çalışabilen kadınları ve çocuklarını hedef alıyorsunuz. Kayyum atamaları, seçmenin iradesini yok sayan bir siyasettir” ifadelerini kullandı.
TBMM kürsüsünde söz alan Konuralp, iktidarın uyguladığı kayyum politikalarını ve bu bağlamda belediyelerin kreşlerinin kapatılma gerekçelerini sert şekilde eleştirdi. Konuşmasından dikkat çeken bölümler şöyle oldu:
“Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmalarında zaman zaman Ece Ayhan’ın ‘Biz tüzüklerle çarpışarak büyüdük’ dizesini referans alıyor. Örneğin, yakın zamanda yaptığı bir konuşmada ‘Biz de manşetlerle mücadele ederek buralara geldik’ demişti. Bu noktada “tüzük” ve “kanun” kelimeleri, karşıtların önüne konulan engelleri betimliyordu. Yani Erdoğan, ‘biz bu engellerle mücadele ederek ilerledik’ mesajı vermeye çalışıyor. Peki, bizim önümüze neden benzer engeller koyuyorsunuz?
“Muhalefetin üzerine tüzüklerle gitmek izlediğiniz bir yöntemi ifade ediyor”
Yine, AYM kararlarına atıfta bulunarak, CHP’li belediyelere ait kreşleri kapatma çabasında bulunuyorsunuz. 12 yıl öncesine dayanan bir etkinliğin üzerinden sarkıntılık yaparak, belediye başkanımızı terörist ilan ediyor, Esenyurt, Mardin ve Tunceli gibi şehirlerde kayyum atıyorsunuz. Eğer görevden alma gerekliliği varsa, neden belediye meclis üyeleri arasından yeni başkan seçimine olanak tanımıyorsunuz? Barışçıl bir gösteri yapan gençler, hükümeti İsrail ile olan ticaret nedeniyle protesto ederken, onlar gözaltına alınıyor ve tutuklanıyor. Sizin için geçerli olan yasalar, muhalefet için neden bu kadar farklı uygulanıyor? Tüm bunlar bir hukuk devletinin parçası değil.”
Kreş kapatmalarla CHP’li belediyeleri hedef olmazsınız. Çocuklarını kreşe güvenle emanet edebilen kadınları cezalandırıyorsunuz. Okullarda ücretsiz bir öğün yemek talebini reddedenler, kapatma istediğiniz merkezlerde eğitim alarak sosyal gelişim gösteren çocukları cezalandırıyorsunuz. Kayyum politikası ise, seçim yoluyla kazanmayı başaramadıkça başvurulan bir yöntemdir. Sizler tüzüklerle çarpıştığınızı iddia ediyorsunuz; biz de tüzüklerinizle mücadele edeceğiz.”
CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, Tunceli’nin depreme karşı hazırlık durumu hakkında bilgiler vererek, CHP’nin kurduğu deprem inceleme komisyonunun önemli çalışmalar yapacağını ifade etti. Erol, bilim insanlarının Tunceli ve Bingöl Fay hattındaki depreme ilişkin uyarılarına dikkati çekerek, “Olası bir Tunceli depremi, büyük zararlara yol açabilir. Bunun için önceden gerekli önlemler alınmalı.” dedi.
Erol’un dikkat çeken söylemleri şöyle:
“Tunceli’nde başarılı bir vali görev yapmakta. Bu vali, kamu binaları ile okullara yönelik yıkım kararları alarak proaktif yaklaşım sergiliyor. Ancak, alınan önlemler yeterli değil. Devletin ilgili bakanlıklarının burada aktif rol alması gerekiyor. Bilim insanlarının uyarılarına göre Tunceli’de büyük can kaybı söz konusu olabilir. Ben bir Tunceli Milletvekili olarak bu konudaki bilgileri parlamentoya iletmek istiyorum.”
Tunceli gerçekten de deprem hazırlığına erişebilir. Bu, kötü bina stokunun yıkılıp, kamu yatırımlarının hızlandırılmasıyla mümkün olacaktır. Tunceli, nüfus açısından büyük bir şehir değil; böyle bir değişim, kısıtlı bir bütçeyle bile gerçekleştirilebilir. Önemli olan, deprem sonrası müdahale etmekten çok, riskli alanlarda önleyici tedbirler almaktır. Bu bağlamda, Tunceli halkının talebini buradan iletiyorum.”
Her toplum kendi inançlarını ve kültürünü yaşatır. Tunceli, Cumhuriyet değerlerine bağlı bir ilimizdir. Burada muhalefetin simgesi olan Atatürk ile dini ve kültürel unsurlar bir arada yaşar. Anadolu’nun bereketli topraklarında farklı inançlar ve gelenekler bir araya gelmiştir. Munzur Vadisi, Alevi toplumu için kutsaldır ve bu alanın kültürel değerleri korunmalıdır.
CHP’li Esenyurt’tan sonra DEM Partili Mardin, Batman ve Halfeti belediyelerine de kayyum atandı
CHP’li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, “örgüt üyeliği” gerekçesiyle tutuklandı öyle ki yerine kayyum atandı
Prof. Dr. Ahmet Özer, 31 Mart seçimlerinde CHP ve DEM Partisi işbirliğiyle Esenyurt’un adayı olarak yüzde 49 oy alarak başkan seçilmişti. Ancak, 30 Ekim sabahı, “PKK/KCK örgüt üyeliği” suçlamasıyla gözaltına alındı ve tutuklama süreci başladı. 31 Ekim’de atanan kayyım, Beyoğlu Kaymakamı Can Aksoy oldu.
CHP’li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanması: Soruşturma 3 ay evvel başladı, 10 yıllık bir inceleme yapıldığı iddia ediliyor
Ahmet Özer’in iddiaları: Eleştirilen suçlamalar asılsızdır ve kayyum atanmasının temelleri önceden hazırlanmıştır.”
Mardin, Batman ve Halfeti belediyelerine kayyum atandı!
4 Kasım’da İçişleri Bakanlığı tarafından DEM Parti yönetimindeki Mardin, Batman ve Halfeti belediyelerine kayyum tayin edildi. Van’da kayyum atamalarına karşı gerçekleştirilen protesto esnasında polis müdahale ederek, kaos yaşandı ve 4 kişi gözaltına alındı.
DEM Parti: Mesaj alındı; bunların derdi iç barış değil!
Protestolar esnasında Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk, Halfeti Belediye Başkanı Mehmet Karayılan ve Batman Belediye Başkanı Gülistan Sönük görevden alındı.
“Milyonlarca borç yüzünden kayyum dönemi başladı”
Mardin Valisi Tuncay Akkoyun, Batman Valisi Ekrem Canalp ve Halfeti Kaymakamı Hakan Başoğlu, yeni kayyum olarak atanmıştır.
DEM Partili Mardin ve Batman belediyelerine kayyum atamasına sert tepkiler yükseliyor; “Bu bir demokrasi darbesidir.”
Mardin Büyükşehir Belediyesi önünde gergin anlar
Mardin Büyükşehir Belediyesi’ne kayyum atanmasının ardından, belediye önünde toplanan vatandaşlar ile polis arasında gerginlik yaşandı.
Bakanlık açıklama yaptı
İçişleri Bakanlığı, DEM Partili belediyelerde başkanların görevden alınmasının gerekçelerini yayınladı. Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk’ün Kobani davasından 10 yıl hapis cezası alması, bahsedilen gerekçelerden biri oldu. Ancak Türk hakkında henüz kesinleşmiş bir kararın olmadığını vurguladı.
TIKLAYIN –
Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk kimdir? Neden görevden alındı?
TIKLAYIN – Halfeti Belediye Başkanı Mehmet Karayılan kimdir? Neden görevden alındı?
TIKLAYIN – Özgür Özel’den DEM Partili belediyelere kayyum atanmasına tepki: “Şimdi ile geçmiş arasındaki bağları koparmak istiyorlar.”
Batman Belediyesi’nde gerginlik
Batman Belediyesi’ne kayyum atamasını protesto etmek için toplanan vatandaşlar, belediye binasına doğru yürüyüş yaptı ve polis ile çatıştılar. DEM Partisi Batman İl Örgütü, halkı iradesine sahip çıkmaya çağırdı.
DEM Partili Tunceli Belediyesi ve CHP’li Ovacık Belediyesi’ne de kayyum atandı!
22 Kasım’da Tunceli ve Ovacık belediyelerine kayyum atanırken, DEM Partili Tunceli Belediye Başkanı Cevdet Konak görevden alındı. Yerine Tunceli Valisi Bülent Tekbıyıkoğlu kayyum olarak görevlendirildi. Ovacık Belediyesi’nde ise CHP’li Başkan Mustafa Sarıgül’ün yerine kayyum atandı.
Cevdet Konak, yaptığı açıklamada, bu durumu kabul etmediğini belirterek, “Belediyemiz işgal altında, bu bir irade gaspıdır” dedi.
TIKLAYIN – Yerine kayyım atanan Tunceli Belediye Başkanı Cevdet Konak: “Bu bir faşizm örneğidir!”
TIKLAYIN – DEM Parti’den kayyum tepkisi: “Bu yaklaşım sadece darbeciliğinizi gösteriyor, suçlarınızı ağırlaştırıyor!”
DEM Partili Bahçesaray Belediyesi’ne kayyum atandı
29 Kasım tarihinde, DEM Partili Van Bahçesaray Belediyesi’ne de kayyum atandı. Belediye binası çevresinde güvenlik önlemleri artırıldı. Bahçesaray Eş Başkanı Ayvaz Hazır, “terör örgütü adına suç işlemek” iddiasıyla hapse mahkûm edildi ve buna dayanarak kayyum atandı; bu durum eleştiri konusu oldu.
Daha önce 5 Haziran’da DEM Partili Hakkari, 31 Ekim’de CHP’li Esenyurt, 4 Kasım’da ise Mardin, Batman ve Halfeti belediyelerine kayyum atanmıştı. Böylece 31 Mart seçimleri sonrası kayyum atanan belediye sayısı sekize ulaştı.
Hakkari Belediyesi’ne de kayyum atanmıştı
31 Mart seçimlerinde Hakkari Belediye Başkanı seçilen Mehmet Sıddık Akış, yargılandığı dava sürecinde 3 Haziran’da gözaltına alınarak görevden alındı. Bu kayyum, İçişleri Bakanlığı tarafından terör iddiaları gerekçe gösterilerek atandı.
BM, Suriye’nin devrik lideri Beşar Esad ve ciddi suçlar işlediği belirtilen herkesin uluslararası hukuk çerçevesinde hesap vermesi gerektiğini vurguladı. Geçiş sürecinde adaletin sağlanması ve insan haklarının korunması, Suriye’nin geleceği için kritik öneme sahip.